İngiliz basınının son günlerdeki en önemli gündem konularından birisi de ABD ile yapmayı düşündükleri ticaret anlaşmasıdır. Brexitin İngiltere ekonomisine olumsuz etkilerini azaltmak, hem satış hem de tedarik zincirinde alternatifler yaratmak adına Boris Johnson hükumetinin çok önem verdiği bu anlaşma için ABD Başkanı Donald Trump ile anlaşıldığı medyada sıkça yer almaya başladı.

The Sun, Johnson ve Trump’ın 2020 temmuzuna kadar ticaret anlaşmasının imzalanması için mutabakata vardıklarını bildirdi. İki liderin New York’ta yapılacak olan BM Genel Kurulu süresinde bir araya gelerek “anlaşmaya ve planlamaya uygun hareket edileceğinin” açıklanmasının beklendiği yazdı.

Brexitin doğal sonuçlarından kazançlı çıkacak ülkelerden birisidir ABD. Anlaşmasız Brexit ile İngiltere’nin AB ürünlerine gümrük tarifesi uygulaması, İngiltere pazarında rekabet şansını ABD firmaları lehine çevirecektir. Üstüne bir de ticaret anlaşması ile gümrüklerin düşürülmesi veya kaldırılması, ABD firmaları için İngiltere gibi bir pazarın kapılarının ardına kadar açılması anlamına gelebilir. Bunun yanı sıra Brexit etkisi ile EURO’nun zayıflaması uluslararası pazarda Doların hakimiyetini güçlendirebilecektir.

İngiltere ve ABD’nin ticaret anlaşması dünyadaki bir çok dengeyi değiştirebilecek düzeyde önemli ve etkili olacaktır.

İngiltere açısından bu anlaşmanın önemi ise AB’den sonraki en büyük pazarlarından olan ABD ile ticaretin kolaylaşması,  zaten var olan ticaretinin büyümesinin yanı sıra, yeni sektörlerde de dünyanın en büyük pazarlarından olan ABD’ye girme fırsatı doğmasına neden olacaktır.

Brexit sonrası %5 – 6 gibi beklenen bir küçülmenin İngiltere gibi güçlü, gelişmiş ve en önemlisi küçülmelere pekte alışkın olmayan bir ülkenin ekonomisine yapacağı etkinin en aza indirilmesi içni bu anlaşma son derece hayati bir hal almıştır.

Buna benzer anlaşmaların İngiltere adına devam etmesi beklenebilir. İngiltere’nin ABD ile beraber, uzak doğu ülkeleri ile (bilhassa Hindistan, Vietnam, Japonya vb ülkelerle) bir Trans Pasifik Ticaret anlaşması yapması, hem bölgede Çin etkinliğini azaltması bakımından ABD’nin işine gelecektir hemde ekonomik olarak İngiltereyi rahatlatabilir. Böyle bir hamlenin, hiçte uzak bir ihtimal olmadığı Londra kulislerinde konuşulmaya başlanmış bile..

Son olarak bu gelişmelerin yazılarımı ve konuşmalarımı takip edenler için sürpriz olmadığını da belirtmeden geçmeyelim.

Published On: Eylül 27th, 2019 / Categories: Uncategorized /

Subscribe To Receive The Latest News

Curabitur ac leo nunc. Vestibulum et mauris vel ante finibus maximus.

Add notice about your Privacy Policy here.